Silifke’nin 30 km kuzeyinde yer alan ören yeri Olba antik kentinin ibadet yeri olarak da bilinmektedir. Kendi adına para basan kent olarak da bilinen Uzunburç ören yeri oldukça görkemli yapılara ve görülmesi gereken eserlere sahiptir. Bu eserler arasında Anıt mezar yapıları, Zeus tapınağı, Tyche Tapınağı, Antik çeşme, Sütunlu cadde, Şans tapınağı (Tychaeum), Zafer kapısı, Tören kapısı, yüksek kule, Kiliseler, Tiyatro ve Nekropol bulunmaktadır.
Antik kente özel araçlarla gitmek isteyenler Silifke’ye gelip buradan tabelaları takip ederek ulaşabilirler. Mersin otogarından kalkan servislerle Silifke’ye gelip buradan Uzunburç beldesine gelerek buradan antik kente ulaşabilirler.
Yaz aylarında 08:30 ile 19:30 Kış aylarında 08:00 ile 17:00 saatleri arasında ziyarete açık olan antik kent ücret karşılığında gezilirken müze kart sahipleri ücretsiz olarak gezebilmektedir. Anıt mezar:
2300 yıllık geçmişe sahip olan anıt mezarın Olba krallığı yöneticilerinden birine ait olduğu tahmin edilmektedir. Piramit çatılı mimari yapısı ile bölgedeki benzeri olmayan anıt mezar 15 metre yüksekliğe ve kare planlı 5,5 metre x 5,5 metre ölçülere sahiptir.
Zeus Tapınağı:
Tören kapısından hemen sonra yer alan tapınak 36 sütunla çevrilmiş olup Hıristiyanlık döneminde eklemeler yapılarak kiliseye dönüştürülmüştür. Uzuncaburç’un en önemli yapıları arasında yer almaktadır.
Şans Tapınağı (Tychaeum) :
Kentin soylularından Oppius ve eşi Kyria tarafından yaptırılıp kente hediye ettikleri bilinen tapınaktan günümüze 6 metre yüksekliğinde 5 sütun kalmıştır.
Sütunlu Cadde:
Adı sütunlu cadde olsa da zaman içinde sütunlar yok olup kaybolmuştur. Zeus tapınağının hemen yanında yer alan cadde yine başka bir sütunlu cadde ile kesişmektedir.
Zafer Kapısı:
Zeus tapınağının kuzeyinde bulunan Zafer kapısı bir büyük ve iki küçük girişten oluşmaktadır. Üzerinde yazılan kitabeden anlaşıldığına göre 395-423 yılları arasında onarım gördüğü yazılmaktadır. Kapının üzerinde antik dönemde heykel ve büstlerin yer aldığı anlaşılmaktadır.
Tören kapısı:
1 metre çapında ve 7 metre yüksekliğinde 5 Sütunu hala ayakta olan tören kapısının antik dönemde üzerinde heykeller taşıdığı tahmin edilmektedir.
Yüksek kule:
Hazinenin korunması, tehlike anında halkın sığınması ve kent yöneticilerinin yaşam alanlarının bulunduğu kule hiç harç kullanılmadan 23 metre yüksekliğinde inşa edilmiştir. M.Ö 3. yüzyılda inşa edilen kulenin burada basılan paraların üzerindeki amblem olarak kullanılmasının yanı sıra Uzuncaburç’un de ismini buradan aldığı bilinmektedir.
Kiliseler:
Hristiyanlık dininin bölgede yayılmasıyla kent içerisindeki kilise sayısı da artmıştır. Zeus tapınağının kiliseye dönüştürülmesinden sonra kent içindeki yapılar da kiliseye dönüştürülmüştür.
Tiyatro:
Arazi yapısı ve eğiminden faydalanılarak Roma imparatorluğu döneminde 161 ve 180 yılları arasında yapıldığı tahmin edilmektedir. Antik kenti gezerken durup soluklanmak isteyenler için Antik tiyatronun basamakları ziyaretçilerini ağırlamaktadır.
Nekropol:
Kentin kuzeyindeki vadinin her iki yakasında bulunan Nekropol alanı kayalara oyularak yapılan mezarlardan oluşmaktadır. Kayaya oyulmuş mezarlıklar antik dönemde birçok farklı medeniyet tarafından kullanılmıştır.
Bültenimize abone olmak ister misiniz?
Bültene abone olarak tüm yeni yazılardan haberdar olabilirsiniz..
Dilediğiniz zaman, gelen maillerin altındaki linki tıklayarak takipten çıkabilirsiniz
